İzmir Gazeteciler Cemiyeti ‘6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü’ münasebetiyle İGC Basın Müzesi’nde özel bir aktiflik düzenledi. Öldürülen gazetecilerin ailelerinin de katıldığı aktiflikte basın ve tabir özgürlüğüne vurgu yapıldı
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Basın Müzesi’nde düzenlenen aktifliğe İzmir Gazeteciler Cemiyeti Lideri Dilek Gappi, CHP İzmir Milletvekili ve İGC Onursal Lideri Atila Sertel, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mustafa Özuslu, Karşıyaka Belediye Lideri Cemil Tugay, Karabağlar Belediye Lideri Muhittin Selvitopu, İGC İdare Konseyi Üyeleri ve öldürülen gazetecilerin yakınları katıldı. Musa Anter’in kızı Rahşan Anter, Metin Göktepe’nin ablası Meryem Göktepe, Turan Dursun’un oğlu Abit Dursun, Muzaffer İlhan Erdost’un kızı Alaz Erdost öldürülen gazetecilerin fikirleriyle yaşadıklarını söz ettiler.
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Lideri Dilek Gappi, “Keşke bu türlü bir gün hiç olmasaydı. Lakin maalesef bugün gerçeğin üzerindeki karabasanı iliklerimize kadar hissediyoruz” dedi. Dünyada katledilen gazetecilere ilişkin bilgileri paylaşan Gappi, 1995-2022 yıllarında bin 814 gazetecinin katledildiğini söyledi.
“HABER HALA TUTSAK”
Serbesti Gazetesi muharriri Hasan Fehmi’nin katledildiği 6 Nisan’ın Türk basın tarihine “Öldürülen Gazeteciler Günü” olarak kabul edildiğini belirten Gappi şöyle devam etti;
“Kalemlerine sadık kalmanın bedelini hayatlarıyla ödeyen meslektaşlarımızı hürmetle anıyoruz. Ömürlerini adadıkları bu çaba hiç bitmeyecek. Basın özgürlüğünün önündeki mahzurları aşmak için var gücümüzle gayret edeceğiz. Hala haber tutsak. Hala kendi derinliklerini muhafaza kaygısı ismine basın özgürlüğüne tahammülleri yok ve hala olanların birinci gayesi gerçeklerden taviz vermeyen kalemler, gazeteciler. Fakat biz demir yumruğuz. Şahit olduğu çağ içerisinde toplumun vicdanı olmuş, yitirdiğimiz tüm gazeteci dostlarımızı, düşün insanlarımızı büyük bir hasretle anıyoruz.”
HEP BİRLİKTEYİZ
Etkinlikte konuşan Muzaffer İlhan Erdost’un kızı Alaz Erdost, “Sorduğumuz soruların karşılıklarını daima birlikte bulmadığımız sürece bizim canlarımızı yitirdiğimiz üzere daha birçok can da yitecek. Biz istiyoruz ki kimsenin yüreğinde bir acı kalmasın” dedi. Gazeteci Turan Dursun’un oğlu Abit Dursun ise 90’lı yıllarda yaşanan gazeteci cinayetlerine dikkat çekti. Dursun, “Eğer bir ülkede gazeteci öldürülüyorsa, o ülkede hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku olduğunu gösterir. Üstünlerin hukuku varsa orada zati bir hata denizi kelam bahsidir. Daha yeterli yaşanabilir dünya dilek ediyorum” diye konuştu. Musa Anter’in kızı Rahşan Anter de, ülkede katledilen gazetecilerin fazla olduğuna dikkat çekerek, “Birbirimize başsağlığı dilemek için 12 ay yetmiyor. Bu utanç verici bir durum. Bu ülkenin titreyip kendine gelmesi lazım. Daima acı içindeyiz, hoşlukları unutuyoruz. O denli bir kaygı içindeyiz ki birbirimizle konuşamaz hale geldik. Bu makûs gidişatı durdurmamız lazım” dedi.
Metin Göktepe’nin ablası Meryem Göktepe ise Basın Müzesi’nin kuruluşunda emeği olan herkese teşekkür ederek kelamlarını şöyle sürdürdü;
“Onlar gerçek açığa çıkmasın diye öldürüldüler. Fakat öldürüldü bitti mi? Şimdilerde inanın onlarca Metin Göktepe onun gazeteciliğini yaşatmaya çalışıyor. Onlarca Uğur Mumcu katıldı ortamıza. Onlar bize, gerçeklerin öldürülemeyeceğini gösterdi. Onların fikirleri, düşleri yaşıyor. Daha âlâ bir dünya mümkün.”
BİRLİKTE UĞRAŞ EDECEĞİZ
CHP İzmir Milletvekili ve İGC Onursal Lideri Atila Sertel ise, “Bizim sorumluluğumuz var, o sorumluluğu yerine getirmek için bir çaba içindeyiz. Birlikte başaracağız. Halk kazanacak, bizler kazanacağız” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mustafa Özuslu, haber alma hakkının ehemmiyetini vurgulayarak, “Bütün vefatlar acıdır fakat gazetecilerin öldürülmesi konusunda ses çıkarmıyorsak alışmış olacağız, alışmış olmak makus bir şey. Öldürülen gazetecilerin anıları önünde hürmetle eğiliyorum” tabirlerini kullandı.
Karabağlar Belediye Lideri Muhittin Selvitopu, gazetecilerin gerçekleri yazdıkları içim öldürüldüklerini söyleyerek, “Ülkemizde demokrasinin bir an evvel tüm kurumlarıyla yerleşmesi, basının da özgürce misyonunu yapması en doğal hakkıdır” dedi.
Karşıyaka Belediye Lideri Cemil Tugay ise, “Basın işçileri bizim için hakikaten kahramandırlar. Yavuz olmadıkça bu çaba kazanılmayacak bu gerçekle yüzleşerek daha fazla çaba edilmesi davetine ben de katılıyorum” diye konuştu.
Konuşmaların akabinde İGC Basın Müzesi ziyaret edildi. Anma aktifliği, “Hafızanın Işığında Anmak ve Anlamak” paneliyle devam etti.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
