Kastamonu’da yaşayan orman işletme memuru 55 yaşındaki Erol Tekin, evvel sinüzit tedavisi gördü, daha sonra yanağında bir sertlik ve geçmeyen diş ağrısı nedeniyle diş tabibine gitti. Yanağındaki şişliğin dişten kaynaklanan apse olduğunu sanıyordu ancak yapılan tetkiklerde ileri evre sinüs kanseri olduğu ortaya çıktı.
Hisar Hospital Intercontinental Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Tayfun Apuhan’a giden Tekin, sol gözüne kadar ulaşan tümör nedeniyle gözünü kaybetme tehlikesi yaşadığı için hemen ameliyata alındı.
Ameliyat sırasında, kanserin boyun bölgesine sıçradığı da fark edildi ve saatler süren operasyonla yüz, boyun ve gözüne kadar olan bölgeye yayılan tümör temizlendi.
Uzun süren tek taraflı burun tıkanıklığı ve kanaması, yanakta kitle olduğu durumlarda bu açıdan da hasta değerlendirilmeli” dedi.
Tekin’in 34 yıllık eşi Hülya Tekin ise yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamadı eşinin, 4 ay sonra doğacak birinci torunlarını kucağına alabileceği için çok keyifli olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Apuhan, şu bilgileri verdi: “Hastamız diş yakınması nedeniyle öbür bir merkezde diş doktoruna gidiyor. Oradan bize yönlendirildi. Endoskopik olarak muayene ettik ve burnun sol tarafında bir kitle ile karşılaştık. Daha sonra yaptığımız görüntüleme tetkiklerinde yüzün sol tarafında maksiller ve etmoid sinüs dediğimiz kısmı dolduran, göze ve beyin dokusuna kadar uzanım olan bir kitleyle karşılaştık. Ameliyatta bilhassa sol tarafta damak bölgesinin göze ve beyne yakın bölgelerini de temizledik. Gözü koruduk. Tümörün geliştiği anatomik bölgenin karmaşık olmasından ötürü hastalık çok geç fark ediliyor ve öbür hastalıklarla karıştırılabiliyor. Bizlere de çok geç ulaşıyorlar. Bilhassa tek taraflı burun tıkanıklığı, kanaması olan, yüzün bir tarafında uyuşma hissi, şişlik, yüzde asimetri, geçmeyen baş ağrısı üzere şikayetleri olan hastaların vakit geçirmeden kesinlikle KBB hastalıkları ve baş boyun cerrahisi uzmanına gitmesini öneriyoruz”
Maksiller sinüs yani yanak bölgesinde çıkan tümörlerin sinüzitle çok karıştırıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Apuhan kelamlarını şöyle noktaladı: “Göze çok yakın olduğu için görme ile ilgili yakınmalar da eklenebilir belirtilere. Biz KBB doktorları sinüzitle bir arada altta bir kanser dokusu var mı yok mu kesinlikle kıymetlendiririz. Maalesef bu hastalık çok çabuk boyna ve bedenin diğer bölgelerine yayıldığı için, boyun diseksiyonu dediğimiz kesi ile ameliyatı tamamlıyoruz. Bu hastamızın da sol tarafına, boyna da yayılmıştı, uzunluğundaki lenf bezlerinde yer alan kanser dokularını da temizledik. Biraz daha geç gelmiş olsaydı göze ve beyin dokusunun içerisine kadar uzanacaktı tümör. Sol yanağında geniş bir rezeksiyon yaptığımız için (tümörü çıkardığımız için), kozmetik deformite olmasın diye oraya protez hazırladık ve birkaç gün içinde o yerleştirilecek. Ayrıyeten ameliyat sonrası bir mühlet de radyoterapi alacak”
Erol Tekin’in eşi Hülya Tekin ise vakit zaman gözyaşlarını tutamayarak yaşadıkları süreci şöyle özetledi:
“Yüzünde bir sertlik vardı. O sertliği hissedince dişçiye gitti. Antibiyotik kullanmasını söylemiş tabibi. Lakin bunun geçmeyince oğlumuz Akyazı’da yaşıyor, onun yanına gidip öbür bir diş doktoruna daha görünmek istedi. Orada gittiğimiz diş doktoru yanak içindeki kitleden şüphelenip biyopsi yaptı ve kanser olduğu anlaşılınca ivedilikle İstanbul’a geldik. Hocamıza göründük ve ameliyata aldı. Çok şükür artık uygun lakin diş ağrısı diye gittik karşımıza kanser çıktı. Torun bekliyoruz, şu an 4 aylık, birkaç ay sonra birinci torununu kucağına alabileceği için ayrıyeten çok memnunuz.”
