İşitme sistemi, genel manada makul bir ses etrafı ve şiddetteki ses aralığına karşılık verecek formda organize oluyor. Bu nedenle de uzun süren yüksek şiddetli seslerin, işitme sistemine kalıcı hasar verebildiğinin söyleyen Demant İşitme Sıhhati Küme Şirketleri Eğitim Müdürü, Odyolog Tabip Bahtiyar Çelikgün, “Bu cins durumlarda çınlamanın ve kalıcı işitme kaybının yaşanması mümkün. İşitme kaybının en sık görülen sebeplerinden biri çok derecede sese maruz kalmak. Bu noktada maruz kalınan sesin frekansı, şiddeti ve müddeti hayli kıymetli. Bilhassa marangozluk üzere daima yüksek sesli makinelere maruz kalan bireyler, yüksek sesle üretim yapan fabrika çalışanları ve yeniden yüksek sesle müzik yapan cümbüş merkezi çalışanları işitme kaybı riski taşıyor” açıklamasında bulundu.
İstenmeyen ses olarak nitelendirilen gürültü, iş yeri çalışanlarını ve etraftaki insanların sıhhatini da çevresel faktörlerden kaynaklı olarak olumsuz etkileyebiliyor. Bunun yanı sıra genetik faktörlerin de işitme kaybında değerli bir etken olduğunu söyleyen Demant İşitme Sıhhati Küme Şirketleri Eğitim Müdürü, Hekim Odyolog Bahtiyar Çelikgün, “Örneğin diş doktorlarının kullandıkları ekipmanların, sadece makul yüksek frekansları etkilediği biliniyor. Bununla birlikte, havaalanı yer hizmetinde çalışanlar, marangozluk üzere çalışma alanı içerisinde daima yüksek sesli makinelere maruz kalan bireyler, yüksek sesle üretim yapan fabrika çalışanları ve tekrar yüksek sesle müzik yapan-çalan cümbüş merkezi çalışanları da risk kümesi ortasında yer alıyor. Bu cins durumlarda, seslere maruz kalma mühleti değerliyken, ani patlama üzere 140 dB’i geçen seslerde müddetten fazla patlama şiddeti değerli oluyor ve direkt işitmede kalıcı hasara neden olabiliyor” dedi.
Yüksek sesli müzik dinlemek işitme kaybına yol açabiliyor
Gürültü kaynaklı işitme kaybına neden olan bir öteki değerli mevzunun ise yüksek sesli müzik dinleme alışkanlığı olduğunu hatırlatan Odyoloji Uzmanı Bahtiyar Çelikgün, “Gençler ortasında tanınan olan yüksek sesle müzik dinleme alışkanlığı, keyifli olduğu kadar riskler içeren bir hobi. Bilhassa kulağı büsbütün tıkayan kulaklıkların, kulak kanalındaki ses basıncını daha da artırması, kulak sıhhati da riske atıyor. Bu mevzuda yapılan araştırmalar da yüksek seste uzun mühlet müzik dinlemenin, çınlama ve kalıcı çeşitte işitme kaybına yol açabileceğini gösteriyor” formunda konuştu.
Dinleyiciler kadar müzisyenlerin de risk altında olduğunu hatırlatan Çelikgün, “Örneğin, bu hususta yapılan araştırmalara nazaran klasik müzik ile ilgilenen müzisyenlerin yaklaşık yarısında farklı şiddetlerde işitme hünerlerinde azaltma olduğu görülüyor. Bu nedenle, yüksek sesli ortamlarda çalışan, uzun müddet kulaklık ile müzik dinleyen, çok yüksek olmasa bile daima makul seslere maruz kalan ve profesyonel olarak müzik ile ilgilenen bireylerin ilerleyen yıllarda işitme kaybında sorun yaşamaması için işitme denetimlerini nizamlı yaptırmaları öneriliyor” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
